Merhabalar Sektör Medya Grubu’nun değerli okurları. 1972 yılında İsveç’in Stokholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı'nda alınan bir kararla 5 Haziran günü Dünya Çevre Günü olarak kabul edildi. Çevrenin önemi aslında her zaman biliniyordu ama gelecek kaygısı bana göre bu tarihten itibaren başladı.

Çevre, doğa ve su ile alakalı birçok defa yazı yazmıştım, yazımda da ‘bu konu ile alakalı daima yazı yazabilirim’ diye bahsetmiştim. Çünkü bu konu hafife alınacak bir konu değil. Dünya bir bilinene doğru gidiyor, bu gidiş görünen o ki devam ediyor, bilinene gidilecek ama burada amaç gidiş hızını yavaşlatmak olmalı diye düşünüyorum. Şuan dünyada 8 milyardan fazla insan yaşamakta. Bu küçümsenecek bir rakam değil. 8 milyar insan hep birlikte dünyanın stokunu tüketiyoruz, bazılarımız bu konuda bilinçli olsa da birçok insan, dünyanın kaynaklarının tükenmekte olduğunu görmüyor ve savurgan bir şekilde bu kaynakları israf ediyor.

 Küresel ısınmanın her gün da ha fazla etkisini gösterdiği süreçte ne yazık ki, buna bağlı olarak dünya atmosferi, doğal kaynakları ve en önemli şeyi temiz su kaynakları giderek azalıyor. Çok değil 2030 yılında ciddi bir su sıkıntısı ile karşı karşıya kalabilme ihtimalimiz var. Hadi 2030 olmaz 2031 olur ama sonuçta bizi bekleyen kötü bir senaryo var. Amacım kimseyi korkutmak değil, sadece kaynaklarımızın kıymetinizi bilmeniz, daha fazla bilmeniz.

 Önceki yazılarımda da yer vermiştim çocuklarımıza bırakabileceğimiz iyi bir gelecek ve yaşanabilir bir dünya olması gerekli diye. Bunun için artık elimizi değil inanın bedenimizi taşın altına koymalıyız. Çünkü geleceğimiz tehlikede ve buna ancak biz dur diyebiliriz, bu süreci ancak biz yavaşlata biliriz.

Kaynaklarımızı dikkatli kullanalım, özelliklede içme suyu kaynaklarımızı, su olmayan yerde yaşam da olmaz, yaşanılabilir bir dünya için gelin el ele verelim. Dünya çevre gününüz kutlu olsun…