Günümüzde, çevre ve toplum çıkarı gözetilmeksizin  kontrolsüz şekilde gelişmekte olan  kentler yerini sürdürülebilir kentlere bırakmaktadır. Bu yazımda sürdürülebilir kentler, sürdürülebilir işletmeler, sürdürülebilir davranışlar üzerine kısaca değinip Salihli ilçemizin özelinde, bu konuda kent olarak  hangi noktada olduğunu irdeleyeceğim.. 

y1_1519739324

Mevcut eğitim sistemimizde, çevre eğitimi ve iklim değişikliği dersinde çocuklarımızın öğrendiği önemli terimlerden biri de “Sürdürülebilir Kent “ kavramıdır. Öğrencilerimize vermiş olduğumuz eğitimle  günlük hayatta sürdürülebilir kentler yada popüler ismiyle akıllı kentler terimlerinin ne anlama geldiği, neden insan hayatının geleceği için önemli olduğu, sürdürülebilir bir yaşamın daha eşitlikçi, çeşitlilik ve kapsayıcılık açısından önemi  anlatılmaktadır.

Ancak  çevremizdeki yetişkin insan kitlesinin bu konudaki farkındalık düzeyine baktığımızda  toplumun büyük kısmının tüketim kültürünün esiri olmuş, sınırsız bir israf çabası içinde olduğu herkesin bildiği bir gerçektir. Halk içindeki güncel konuların başında , sofralık zeytin ve zeytin yağındaki inanılmaz fiyat artışı ve genelde üretimin beklenenin çok üstünde gerçekleşmesi olduğuna çokça şahit olmaktayım.

Salihli ilçemiz gelirinin %60’ını tarımsal gelirden elde etmektedir. Bu nedenle halkımız mevcut refah düzeyini korumak ve dahası artırmak istiyorsa sürdürülebilirlik ve yenilenebilirlik kelimelerine aşina olmalıdır.

Çünkü; sürdürülebilir kentler, faaliyetleri aracılığıyla çevresel etkileri azaltarak, kendi bölgesel, coğrafi, sosyal, ekonomik ve kültürel koşullarına uygun olarak sürdürülebilir tüketim ve üretim kalıplarını teşvik etme yoluyla varlığını ikame ettiren üretken yaşam alanları demektir.Buna bağlı olarak da tüm problemlerini halletmiş, içinde yaşayanlara refah ve konfor sunabilme kapasitesine kavuşmuş bir yaşam alanıdır.

Sürdürülebilir kentleşme hedefini oluşturan kentler; çevrenin en az düzeyde kirletildiği, kaynakların etkin ve verimli kullanıldığı, arazinin yatay değil dikey olarak kullanıldığı, kentsel hareketliliğin aza indirildiği, insan ölçeğinde ve yaşanabilir niteliğe sahip mekânsal tasarımların gerçekleştirildiği  alanlardır.

Sürdürülebilir kentleşmenin merkezinde; sosyal kalkınma, ekonomik gelişme, çevre yönetimi ve kentsel yönetişim olmak üzere dört temel alanı bulunmaktadır. Bu dört temel alanda hedeflerini  gerçekleştirmiş kentlerimiz, İstanbul, Ankara ve İzmir ; bir alt kademe de ise Eskişehir , Kocaeli, Bursa  kentleri gelmektedir. Kaynak ve veri taramalarında gördüğüm kadarıyla Manisa şehrimiz ne üzücüdür ki  bu konuda herhangi bir sıralamada yer almamaktadır.

Sürdürülebilir şehirler neden önemli ?

Şehir ve içinde yaşayan toplulukların sağlıklı bir şekilde enerji ihtiyacını karşılayabilmesi ki biz; Manisa genelinde Salihli özelinde, yer altı ve yer üstü yenilenebilir enerji kaynakları vasıtasıyla doğal kaynakların düzenli bir şekilde kullanılmasını kent olarak sağlamaktayız. Özellikle Jeotermal, güneş ve biokütle tesisleri ile ilçemizin enerji ihtiyacı yerinde karşılanmaktadır. Kaynakların verimli ve düzenli kullanılması sürdürülebilir şehirlerin ve toplumların ihtiyaçlarını sürekli olarak giderebilme yeteneklerine sahip olduklarını gösterir. Kısacası ekonomisiyle, kalkınmasıyla, enerji ve çevre yönetiminde kendi kendine yeten kent olunması istenmektedir.city-karbon nötr şehir

Örneklendirmek gerekirse ulaşımda temiz enerjiyle çalışan kitle ulaşım araçları, kentin ulaşım ağında elektrikli hibrid otobüsler, sıfır emisyon üreten hafif trenleri kullanmak belki şu an için bir hayal ancak hedef bu olmalı. Salihli’de sıfır emisyon hedefi acilen konulmalıdır. Kentin şu an ürettiği emisyon miktarları kamuoyuna açıklanmalı ve bunların azaltılması için hedef program ve tarih konulmalıdır.

Özellikle tüketim azaltma, geri dönüşüm, kompost ve sürdürülebilir gıda gelişmeleri ile Salihli’mizin  2030 yılında sıfır atık üreten bir şehir olmayı hedeflemesi için geç kalınmış değildir.

Salihli olarak sosyal kalkınmasını sağlıklı bir şekilde  gerçekleştirmiş bir kent sayılır mıyız ? Bilemiyorum. Bereketli tarım arazilerinin imara açılması, 1.derece deprem bölgesi olan bu alanlarda gevşek zemine dikey yapılaşmaya yönelik konut yatırımları hız kesmeden devam ediyor. Mal mülk biriktirme anlamında, sermaye anlamında çok iyi durumdayız. Ancak  işin özü derler ya  maddi yapılar eğitilmiş beyinler ve sanatkarlar ile iletişimde olmadığı sürece sürdürülebilirliği gerçekleştirme şansımız olamaz. Avrupa’da sosyal kalkınmasını gerçekleştirmiş şehirler aynı zamanda sanat ve kültür ayağını da gerçekleştirmiştir. En görkemli yapıları kültür ve sanat merkezleridir. Yeşil alan oranı son derece yüksektir. Yani 2-3 çocuk oyun gurubu,  bir çeşme, birkaç   palmiyeden oluşmaz yeşil alanları mesela . city-bikes-copenhagen-woco-1

Avrupa’da ki sürdürülebilir şehir listesinden birkaç kenti de buraya koyalım.

1.       Kopenhag, Danimarka

2.       San Francisco, Kaliforniya, ABD

3.       Vancouver, Kanada

4.       Stockholm, İsveç

5.       Singapur

Evet. Ağır konulara ara verelim. Bireysel olarak  bizler sürdürülebilir bir yaşam için neler yapabiliriz? Onu konuşalım.

-Daha Az Enerji Tüketin.

-Dijital Temizlik Yapın.

-Yenilenebilir Enerji Kullanın.

-Daha Az Su Harcayın.

-Yürümeyi Tercih Edin.

-Kağıt Tüketimini Azaltın.

-Tek Kullanımlık Ürün Kullanımını Azaltın.

-Vegan Beslenmeye Önem Verin.

Her anlamda çağdaş ve medeni bir yaşam için alınacak çok yol var. Sürdürülebilir ve afetlere dirençli kentler, her bilinçli vatandaşın hedefi ve arzusu olmalıdır.

Sağlıkla kalın..