Artık takım tutar gibi siyaset yapma dönemi bitti.

            Ben; partiye değil, adaya oy vereceğim.

            Benim belediye başkanı adayımın partisinden çok kişiliği ve bakış açısı önem taşıyor.

            Paylaşımcılığı, misyonu, hedefi ve ideali benim için önemli..

            Halkın arasında, halk ile birlikte, insanımızın feryatlarını duyan ve anında çözen bir adaya oy vermek isterim.

            Sadece seçim sathında aramızda olan ve sonrasında makamından dışarıya çıkmayan, kendisine ulaşmakta zorluk çekilen bir başkan adayına siz oy verir misiniz?

            Vatandaş belediyeye girince güler yüzle karşılanan, işinin en  kısa zamanda çözüldüğü, ‘Halka hizmetin Hakk’a hizmet olduğu” anlayışı ile görev yapan bir iradeye oy vermek isterim.

            Hizmet anlayışı çözüm odaklı olmalı!

            Verilen dilekçeler anında sonuçlanmalı!

            Daha önemlisi belediye yönetimi halkın sesini duymalı ve mutlaka duymalıdır!

            *

            İktidar olunca muktedir de olan bir başkan ve yönetimi de benim için önem taşıyor. İktidar olmak başka, muktedir olmak başkadır.

            Muktedir olabilecek bir aday arıyorum.

            Her birimde ehil kişilerin görev yaptığı muktedir bir yerel yönetim…

            Bozdağlardan-Dibek Dağa uzanan engin Gediz Havzasında bir tek aç, açık kalmayacak şekilde kolu her alana uzanan bir yerel yönetim.

            İnsanların sokakta yatmadığı, köpeklerin sokakta olmadığı, sokakların güvende olduğu bir şehri yönetebilecek bir yerel yönetim…

            Sosyal belediyecilik yaparken “Sağ elin verdiğini sol elin bilmediği” bir yönetim  anlayışıyla karşımıza çıkan bir yerel yönetim…

            *

            İnternetten baktım; belediyenin görevleri nelerdir?

            Belediyenin 4 ana görevi vardır.

            Belediye asli görevleri öncelikle su, imar, ulaşım ve kanalizasyon gibi çevre ve çevre sağlığı, kentsel alt yapı; temizlik ve katı atık; itfaiye, zabıta, acil yardım, kurtarma ve ambulans; defin ve mezarlık hizmetleri…

            Salihli’de çöp sorunu var mı? Çeşmelerinden akan su içiliyor mu? Sokaklar ve caddelerde araçlar ve yayalar rahatça yol alabiliyorlar mı?

            Bütün bu hizmetleri yapan belediyelerin elbette kültür ve sanat hizmetleri de vardır.

            Kültür ve sanatın olmadığı veya ilgi görmediği şehirlerde sosyal hayat çekilmez bir hal alıyor!

            Kültür ve sanat faaliyetlerine gerekli destek verilmeli ve şehrin kültür hazineleri ortaya çıkarılmalıdır.

            Salihli için öncelikle bir kültür merkezi binası ihtiyacı var.

            400 kişilik Zafer Keskiner Tiyatro Salonu ihtiyacı karşılamıyor.

            Belediyeler, kanunların kendilerine verdiği görev ve yetkiler kapsamında, kent halkının kültür ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çeşitli hizmetler sunmalıdır. Söz konusu hizmetleri; halk eğitimi hizmetleri, kültür ve sanat hizmetleri ve örgün eğitim ve öğretime destek hizmetleri olarak gruplandırmak mümkündür.

            *

            Belediye başkan adayları kadar yönetim kadrosu da önemlidir.

            Başkan yardımcıları, daire müdürlükleri ve danışmanlar sahasında ehil ve bilgili kişiler olmanın yanında hoşgörü ve sevgi ile donatılmış da olmalıdır.

            Belediyeler, seçimlerde çok koşan kişilere iş ve istihdam sağlayan kurumlar değildir, olmamalıdır.

            *

            Mart 2024 yerel seçimlerinde “Salihli için son kararı seçmen verecek” demek ne kadar doğru bilmiyorum.

            Seçmenin kararı ile demokrasi ve halkın kendi kendini yönetmesi bildiğimiz doğrular.

            Ama böyle mi oluyor?

            Halkın seçimine Ankara’nın müdahalesi olunca demokrasi zedelenmiyor mu?

            Şimdilik Cumhur İttifakından 4 aday adayı, CHP’den 7 aday adayı, İyi Parti’den 2 aday adayı, BBP’den 3 aday adayı ile Zafer Partisinden 1 aday var.

            Bu aday adayları ile ilgili de gelecek yazılarımda görüşlerimi yazmak istiyorum.

            Yani benim oy verecek aday arayışım devam ediyor.